Hayır Diyebilmek

Hayır diyebilmek adlı yazımızda size bugün bazı insanların hayatını kabusa çeviren bir problemden yani hayır diyememekten bahsetmek istiyorum.

Başlayalım.

Bu durum insanların hayat kalitesini düşürmekte ve istemediği şeyleri yapmaya zorlamaktadır. Peki siz hayır diyemeyen grupta mısınız? Bunu anlamak için küçük bir test yapalım. Eğer soracağım soruların bir çoğuna evet cevabını veriyorsanız sizde hayır diyemeyen gruptansınız.

• Haklı olduğunuz halde kimseyi kırmak istemiyor musunuz?
• İstemediğiniz şeylere evet demek zorunda mı hissediyorsunuz?
• Hayır dersem ayıp olur diye mi düşünüyorsunuz?
• İnsanları reddettiğiniz zaman büyük tepkiler alacağınızı mı düşünüyorsunuz?

Bu sorulara cevabınız evet ise başta belirttiğim gibi sizde hayır diyemeyen gruptasınız. Hayır diyemiyorum deyip geçmemek lazım. Bunun hayatınızda bir çok örneği olabilir. Kimi sizi az etkiler kimi ciddi anlamda olumsuz etkiler ve hayatınız boyunca etkisinden kurtulamazsınız. Örneğin yorgun olduğunuz halde arkadaşınızın sinemaya gitme davetini reddedemeyişiniz hayatınızda çok büyük bir etki yaratmaz. Ama şöyle bir durum var: Meslek seçiminde, evleneceğiniz insanı seçerken karar verirken eğer ki etrafınızdaki insanlara hayır diyemiyorsanız bir ömür boyu çekmek zorunda olacağınız ciddi kararların altına imza atmış olursunuz ve bu kararlar sizin kararlarınız olmaz.

Hayır diyemeyen insanlar bir süre sonra başkalarının hayatını yaşamaya başlıyor. Sanki kendi kişiliği yokmuş da başkalarının kişiliğini tatmin etmeye başlıyormuş gibi. Bu tür insanlar bir süre sonra depresif belirtiler gösterebiliyor, depresyon durumuna girebiliyor.

Peki insanlar neden hayır diyemez? Kendi zararlarına olduğu halde neden etrafındaki insanlara evet demek zorunda hisseder?

Hayır diyemeyen insanlar, kendilerini diğer insanlara göre daha aşağıda görürler. Sanki diğer bütün insanlar çok üst bir konumda, daha mükemmel. Lakin hayır lafını söyleyemeyen kişi kendini ezik hissediyor ve onların istediğini yapmak zorunda hissediyor kendisini.

Diğer bir özellik ise etrafındaki insanların hepsinin onu sevmesini istiyorlar. Eğer ki onlara hayır derse, onların sevgisini kaybedeceğini düşünerek kendisini çok kötü hissedebiliyor.

Bir diğer şey ise kaybetme korkusu. Eğer etrafındaki insanları reddederse o insanlar onu terk edecekmiş gibi hissettiği için bu insanlar hayır demekten kaçınıyorlar ve kendilerine zarar verecek, yük altına sokacak davranışlara hep evet diyorlar.

Şunu unutmayın: Kimsenin tükenmez bir enerjisi yoktur. Eğer etraftaki insanlara bol keseden dağıtırken, kendimize hiç bir şey ayırmıyorsak bir süre sonra içimizdeki o enerji, o hayat ışığı tükenmeye başlayacaktır. Tükenme başladığında ne hayattan zevk alırız, ne yaptığımızdan zevk alırız. O yüzden böyle bir iniş ve batış süreci başlayacaktır.

Bir de şunu fark etmeniz gerekiyor: Siz ne kadar evet derseniz insanlara, etrafınızda evet avcıları oluşuyor. Sizin bu durumunuzu bilerek yada bilmeyerek istismar ediyorlar. Bunun farkına varmanız çok önemli.

Hayır diyebilmeniz için ilk kural ne yaptığımızın farkına varmamız. Ne yapıyoruz, nerede hayır diyeceğiz, nerede evet diyeceğiz. Kastettiğim tamamen hayır demek değil. Hayatta her şeyi ret etmek değil. Kastetmek istediğim size fazla gelen, gerçekte yapmak zorunda olmadığınız şeylere hayır diyebilmek. İlk yapacağımız şey akşam sakin bir zaman diliminde oturup kimlere gereksiz yere evet demişsiniz, kimler sizi kullanıyor, kimler sizi istismar ediyor. Bunun bir farkına varabilmemiz lazım. Farkına vardıktan sonra haftanın bir gününü kendimize “Hayır” günü olarak seçeceğiz. O gün çok önemli şeyler dışında hayır diyeceksiniz. Bu aslında bir prova günü oluyor. İlk başta çok zor gelecek. Uygulamaya geçmek ciddi anlamda kaygı verebilir size. Ama denemekten zarar gelmez. Bunu kısıtlı zaman ve belirli zaman diliminde yapabiliyorsak daha sonra yavaş yavaş işin daha hassas bölümlerine yöneliriz.

Hayır Diyebilmek başlıklı konumuzun sonuna geldik. Bir sonraki yazıya kadar esenle kalın.